Try right click.

Aciklama...

Su anda okumakta oldugunuz blogtaki yazilar sadece son aya ait olan ve secilmis birkac yazidan ibarettir. Ay sonunda bir onceki aya ait olan yazilar yayindan kaldirilmaktadir. Sadece secilmis birkac yazi belli siklikta degistirilmek uzere sinirli sure icin tekrardan yayinlanacaktir.
Sevgiler... Archi*Sugar

7 Eylül 2009 Pazartesi

Gelecege mektup

Bir gun...

Cok ileride olan ama bir nefes kadar cabuk gelecegini bildigim birgun... Karsima gececeksin... Gozlerimin icine bakip hic konusmadan kalbimin atislarini dinleyeceksin... Bir gun... Bir saniye sonra gelecek olan o gun, elimi tutup yanindayim diyeceksin. Ben... yasli bir nine... Sen... orta yasini henuz gecmis ama cok havali bir anneanne... Yaninda torunlarin olacak... Kizina donup onunla biraz yalniz kalmak istiyorum diyeceksin... Ben ise yine o gun, tipki bugun oldugu gibi bogazima dugumlenmis binlerce kelime ile sadece elinin sicakligini hissedecegim... Kelimesiz, sessiz...

Hayat bazen acidir guzel kizim. Bazense en tatli sekerden daha tatli. Hayat surprizlerle doludur melegim. Bazen ani, bazense beklenen. Bir terazidir, dunya. Siyah... Beyaz... Biri olmadan digeri olmaz. Birini hissetmeden, digerinin degeri anlasilmaz.

Senden once... Bilmezdim boyle hissetmeyi, anlamazdim boylesine derin ozveriyi. Sensizlik hiclikmis megerse yavrum. Seninle olmak, nefesini hissetmek, kokunu duymak, kucucuk bir opucuge baglanmak, yuzunun her bir kivrimini, sesinin her bir tonunu, kokunun her bir detayini bilmek, hissetmek, ezberlemek, sevmek... Sensizlik karanlikmis megerse... Aydinligi gorunce gercegi anlamak...

Yanima yatip gozlerimin icine bakip yuzumu oksuyorsun ya... Ya da ayakkabilarini giydirirken aniden firlayip boynuma sarilip anne diyorsun ya... Ya da hicbirsey yapmayip gozlerinde isiltiyla karlarin icinde yemek arayan kargalari seyrediyorsun ya... Ya da icten gelen gercek mutluluk kahkahalariyla ufacik bir sinege bile evcil hayvan muamelesi yapiyorsun ya... Ne cok sey ogretiyorsun bana, biliyor musun? Hayatla ilgili bildigim, inandigim, guvendigim ne varsa yiktin sen. Yerine saf sevgi koydun, biliyor musun? Sevgi... Katiksiz, puruzsuz, seffaf, sevgi. Bir karincayi sevmeyi ogrettin bana. Elime konan kucucuk bir uc uc bocegiyle mutlu olmayi. Herseyi oldugu gibi kabul etmeyi ogrettin, herseyi ve herkesi. Cocukluguma geri dondurdun beni. Hayatin anahtarini verdin bana, haberin var mi?

Dunyanin gelmis gecmis tum lisanlari toplansa bir cumle cikaramaz ki; bilinen tum renkler bir araya gelse dogru tonu tutturamaz ki; tum sesler birlesse dogru tiniyi calamaz ki... nasil anlatilir ki icimdeki sen? Bendeki sen... Sendeki ben...

Cizdigin her resme ekledigin o sari buyuk gunes, hayatinda hep parlasin kuzum. Gununu, yolunu, gelecegini aydinlatsin. Ileride birgun, ben gittigimde... Artik yaninda olamadigimda... Gunese don yuzunu... Isitsin titreyen bedenini. Bil ki, tenine isleyen her bir isinda ben varim. Usudugun her an, korktugun her an, uzuldugun her an, yalniz hissettigin her an... Yaninda, yanibasindayim.

Gunes kadar sicak, deniz kadar derin, ufuk kadar buyuk, bir nefes kadar yakinim...

Nice senelere melegim...

Annen

Related Posts with Thumbnails